İngilizcede Yardımcı Yüklemler 2 ( need,shall,ought,should,used to)

Son Güncelleme Eylül 09, 2017
İngilizcede Yardımcı Yüklemler 2 ( need,shall,ought,should,used to)


2.10. need(n't)
a) Gerekmezlik (= don't/doesn't have to)
- You needn't worry.
  Endişelenmen gerekmez/gereksiz.
b) Gereklilik
- Need I sign it ?
  İmzalamam gerekir mi ?
c) Geçmişte gerek olmadığı halde yapılmış eylem.
- We needn't have brought our tent; his tent is large enough.
  Çadırımızı getirmemiz gerekmezdi. Onun çadırı yeterinde geniş.
2.11. ought to
a) Öğüt, tavsiye
- It ought to be cleaned every two months.
  İki ayda bir temizlenmesi gerek.
b) Geçmişte gerçekleş(me)miş olasılık.
- She ought to have been more careful
  Daha dikkatli olması gerekirdi.
2.12. shall
a) Gelecek. Resmi kullanım.
- When shall we announce the results ?
  Sonuçları ne zaman açıklayacağız ?
b) Sadece I ve we ile, öneri.
- Shall we go out ?
  Çıkalım mı ?
c) Will yerine. Resmi kullanım.
- The accused shall be interrogated.
   Sanık sorguya çekilecek.
2.13. should
a) Yükümlülük
- He should work harder.
   Daha fazla çalışması gerek.
b) Şu anda gerçekleşmesi gerekirken gerçekleşmeyen - ya da bunun tam tersi - eylem.
- You should be at home now. You should be studying.
   Şu anda evde olman gerekirdi. Ders çalışıyor olmalıydın.
c) Why veya How ile, tedirginlik ve öfke ifadesinde.
- How should I know it ?
  Ben nereden bileyim ?
d) Olasılık
- He worked hard. So, he should succeed.
  İyi çalıştı. Kazanması gerekir. / Kazanacaktır.
e) Geçmişte gerçekleşmemiş gereklilik
- She should have seen her mistake.
   Hatasını görmesi gerekirdi.
f) Bazı yüklem ve sıfatlarla
- I advise that she should resign.
- Was it essential that he should be sacked ?
g) Second conditional yapıda, devrik cümle oluşturmak için.
- Should he come, give him my message.
2.14. used to
a) Geçmişte olan ve artık devam etmeyen al??kanlık.
- I used to exercise regularly.
  Düzenli olarak alıştırma yapardım.
b) Olumsuz yapıda, geçmişte olmayıp sonradan edinilen al??kanlık.
- She didn't use to smoke.
  Eskiden sigara içmezdi.
- He never used to leave the office early.
  Ofisten asla erken ayrılmazdı.
Her ne kadar used to ile doğrudan bir ilgisi olmasa da, karışıklığa çok çabuk neden olabildiği için be used to ve get used to yapılarına da değinmek yerinde olacaktır. Be used to "alışkın olmak", get used to ise "alışkanlığı kazanmak" anlamlarını taşırlar ve yardımcı yüklem özellikleri yoktur.
- "Your neighbours upstairs are making a lot of noise."
- "I'm used to it."
- When I first moved to Ankara, life was difficult. Then I got used to living here.
2.15. will
a) Geleceğe yönelik durum, eylem
- I will come with you.
  Seninle geleceğim.
- Next month, we'll be opening a new branch.
  Gelecek ay yeni bir şube açıyor olacağız.
- Next month, we'll have opened a new branch.
  Gelecek ay yeni bir şube açmış olacağız.
b) Rica, istek
- Will you please leave the door open ?
  Lütfen kapıyı açık bırakır mısın ?
c) Geleceğe yönelik kesin ve doğal sonuç
- She is so stubborn. She'll refuse it.
   Çok inatçı. Reddeder./Reddedecektir.
2.16. would
a) Geçmişte alışkanlık. Used to yapısından farkı, bu alışkanlığın bitmiş olmasının gerekmemesidir.

- He would drink a glass of wine after dinner.
  Akşam yemeğinden sonra bir bardak şrap içerdi.
b) Rica, istek
- Would you send the brochures as soon as possible ?
  Broşürleri olabildiğince çabuk gönderir misiniz ?
c) Geçmişte zorunluluk, kimi zaman inat taşıyan eylem.
- I begged him to help me, but he wouldn't.
  Bana yardım etmesini istedim ama etmeyeceği tuttu.
d) Geçmişte gerçekleşmemiş eylem.
- We would have stayed longer but the weather changed.
  Daha uzun kalırdık ama havalar değişti.
e) Second conditional türü kullanımda
- If you had not been so lazy you would be studying at university now.
  O kadar tembel olmasaydın şimdi üniversitede okuyor olurdun.
2.17. would rather
"Tercih etmek, yeğlemek" anlamını taşır.
- I'd rather die keep silent.
  Sessiz kalmayı yeğlerim. / Ben iyisi mi sessiz kalayım.
Tercih söz konusu olduğunda than kullanılır.
- We'd rather starve to death than eat it.
  Onu yemektense açlıktan ölmeyi tercih ederiz,
 
would rather + kişi durumunda bu kişiden sonra gelen yüklem Simple Past Tense ile oluşturulur, ama anlam past değildir.
 
- I'd rather you went first.
  Senin önce gitmeni tercih ederim.
3. Diğer kullanımlar

Bazı yardımcı yüklemler, özellikle Reported Speech yapılarda, birbirlerinin past hali olarak kullanılırlar. Bu konudaki yanılgılardan biri, shall yardımcı yükleminin past halinin should olduğudur; shall yapısının past hali sadece would yardımcı yüklemi olabilir. 

Pages

Copyright © 2021